Çekişmeli Boşanma Davası Nasıl Düşer?

Çekişmeli Boşanma Davası Nasıl Düşer?

Halk arasında “davanın düşmesi” tabiri, davanın sona ermesi veya ortadan kalkması anlamında kullanılır. Çekişmeli boşanma davası nasıl düşer? sorusu da, boşanma davasının hangi hallerde son bulacağına dair merakın bir ifadesidir. Hukuki açıdan “düşme” terimi ceza davaları için kullanılsa da, medeni davalarda benzer durumlar farklı kavramlarla ifade edilir. Bu makalede, çekişmeli boşanma davasının tarafların isteği veya çeşitli sebeplerle nasıl sona erebileceğini (düşebileceğini) anlatacağız. Özellikle davanın açılmamış sayılması, feragat (davadan vazgeçme) ve tarafların barışması gibi durumları ele alacak; Yargıtay kararlarından örneklerle konuyu netleştireceğiz. Sade ve akıcı bir anlatımla, boşanma sürecindeki bireylerin bu teknik konuyu kolayca anlamalarını sağlamayı hedefliyoruz.

Çekişmeli Boşanma Davası Nasıl Düşer? Detaylı Açıklamalar

“Davanın Düşmesi” Ne Demektir?

Öncelikle hukuk dilinde çekişmeli boşanma davasında “düşme” ifadesi yerine, davadan feragat, davanın konusuz kalması veya açılmamış sayılması gibi terimler kullanılır. Yani bir boşanma davası, ceza davasındaki gibi düşme kararıyla değil, ya işlemden kaldırılıp açılmamış sayılma ya da feragat nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı şeklinde biter. Ancak biz burada yaygın kullanım olan “düşme” tabirini, davanın sona ermesi anlamında ele alacağız.

Çekişmeli boşanma davasının sona ermesinin temel yolları şunlardır:

Feragat (Davadan Vazgeçme): Davacı, açtığı boşanma davasından vazgeçebilir. Bu durumda mahkeme, feragat nedeniyle davanın düşmesine karar verir (hukuki ifadeyle “karar verilmesine yer olmadığına” karar verilir). Feragat, davacının talep sonucundan tamamen vazgeçmesidir. Örneğin, eşine boşanma davası açan kişi, süreçte fikrini değiştirip “davamdan vazgeçiyorum” derse ve bunu yazılı olarak mahkemeye bildirirse feragat etmiş olur. Yargıtay içtihatlarına göre, feragat eden eş, boşanma sebebi olan olayları affetmiş sayılır. Bu şu anlama gelir: Davayı geri çeken taraf, aynı olaylara dayanarak tekrar boşanma davası açamaz çünkü o olayları bağışlamış kabul edilir. Feragat, kesin hüküm gibi sonuç doğurur.

Tarafların Barışması (Sulh): Boşanma davası devam ederken karı-koca anlaşır ve barışırsa, fiilen evlilik birliğini devam ettirme kararı alırlar. Bu durumda davacı, davasını sürdürmek istemeyecektir. Genelde çözüm, davacının feragat etmesidir (yukarıda açıklandığı gibi). Taraflar mahkemeye birlikte gelir “barıştık, boşanmak istemiyoruz” derlerse, hakim davacının beyanını alıp feragat nedeniyle davayı bitirir. Eğer taraflar barışır fakat davacı feragat dilekçesi vermez ve duruşmaya da gelmezlerse, bir süre sonra dosya işlemden kaldırılıp açılmamış sayılabilir (yani davacı ilgilenmemiş olur). Önemli bir nokta: Tarafların barışması, gerçekleşen olayları hukuken affetme etkisi doğurur. Yargıtay, boşanma davası açıldıktan sonra barışan eşlerin, geçmişteki boşanma sebebi sayılan hadiseleri affetmiş kabul edileceğini belirtmektedir. Bu nedenle barışma sonrası aynı olaylara dayanarak tekrar dava açılamaz.

İşlemden Kaldırılma ve Açılmamış Sayılma: Davacı, davasını takip etmez (örneğin duruşmalara gelmez) ve dosya işlemden kaldırılırsa, belirli süre sonunda (3 ay) yenilenmediği takdirde dava açılmamış sayılır. Bu, sanki dava hiç açılmamış gibi bir hukuki sonuç doğurur. Bu durumda evlilik aynen devam eder, boşanma gerçekleşmez. Davacı aynı olaylara dayanarak yeniden dava açabilir çünkü feragat etmediği için önceki olayları affetmiş sayılmaz; sadece dava hiç açılmamış kabul edilmiştir. Örneğin, Ayşe Hanım boşanma davası açtı ama sonra ilgilenmedi, dava düştü (açılmamış sayıldı). Bir yıl sonra aynı boşanma sebebiyle tekrar dava açabilir çünkü ilk dava sanki yok hükmündedir.

Konusuz Kalma (Ölüm vb. sebepler): Boşanma davası devam ederken eşlerden birinin ölmesi halinde, davaya devam edilemez çünkü evlilik ölümle sona erer. Bu gibi durumlarda mahkeme, davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verir. Yani boşanma davası, boşanmaya dair karar verilmeksizin biter. Bu da bir nevi “düşme” halidir. Ölüm dışında, bazı istisnai durumlar da konusuz kalmaya örnek verilebilir: Örneğin, boşanma davası sürerken taraflar anlaşmalı boşanmaya dönüp hakim karşısında boşanmışsa, çekişmeli dava konusuz kalır; ya da farklı bir sebeple evlilik bağı zaten sona ermişse (yok hükmünde sayılma gibi) dava konusuz kalmış olabilir.

Yukarıdaki durumlar dışında, çekişmeli boşanma davası normalde karar (kabul veya ret) ile sona erer. Yani düşme dediğimiz haller, davanın karar verilmeden sona erdiği hallerdir.

Feragat ve Sonuçları (Yargıtay Görüşü)

Feragat, çekişmeli boşanma davalarında en sık görülen “düşme” sebebidir. Özellikle taraflar belli bir süre ayrı kaldıktan sonra barışır ya da boşanmaktan vazgeçerse, davacı feragat dilekçesi verir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi kararlarında sürekli vurgulandığı üzere, feragat eden eş, boşanma sebeplerine dair karşı tarafı affetmiş sayılır. Örneğin koca, eşinin sadakatsizliği nedeniyle dava açmış olsun. Sonra feragat etti (davasını geri çekti). 6 ay sonra tekrar aynı sadakatsizlik olayına dayanarak dava açamaz; çünkü o olayı affetmiş, sineye çekmiş sayılır. Eğer tekrar dava açmak isterse, feragat sonrası ortaya çıkan yeni bir olgu veya feragat ettiği olaydan sonra devam eden yeni bir sadakatsizlik fiili gibi farklı bir gerekçe göstermek zorundadır.

Feragat kararı verildiğinde mahkeme, “Davacının feragati nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm kurar. Bu, davanın esası hakkında karar vermeye gerek kalmadığı anlamına gelir. Karar kesinleştiğinde boşanma davası biter ve evlilik aynen sürer. Taraflar evli kalmaya devam eder. Feragat eden davacı, daha sonra pişman olsa bile, aynı sebeple tekrar dava açamaz; ancak başka bir sebeple (yeni bir olayla) yine boşanma davası açma hakkı vardır.

Açılmamış Sayılma ve Sonuçları

Davanın açılmamış sayılması, fiilen davanın düşmesi anlamına gelir fakat feragatten farkı, davacının haklarından feragat etmemiş olmasıdır. Bu durumda, davacı dilerse aynı olaylara dayanarak yeni bir dava açabilir. Örneğin, davacı davayı açtı ve sonra takip etmedi, dava açılmamış sayıldı. Üç ay süresi geçtikten sonra bu kararı kesinleştiğinde, isterse hemen ertesi gün aynı boşanma sebepleriyle yeniden dava açabilir. Yargıtay, açılmamış sayılmanın kesin hüküm etkisi olmadığını, bu yüzden yeni davaya engel olmadığını belirtmiştir. Tabii yeni davada, eski davanın açılmamış sayıldığı da görülecektir ama bu, esasa engel değil usuli bir durumdur.

Açılmamış sayılma genellikle şu şekilde gerçekleşir: Davacı veya taraflar, duruşmalara gelmez ve 3 ay içinde yenileme talebi de yapılmaz. Mahkeme kendiliğinden “davanın açılmamış sayılmasına” karar verir. Bu kararda, yargılama masrafları genellikle davacıya yüklenir (çünkü davayı o açıp takip etmemiştir). Bu da davanın bittiği anlamına gelir.

Yargıtay Kararları

  • Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2018/8189 K., 2016/20545 E.: Bu kararda, çekişmeli boşanma davasında davacının duruşmaya gelmemesi sonucu dosyanın işlemden kaldırıldığı, devamında 3 ay içinde yenilenmediği için mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği belirtilmiştir. Yargıtay, mahkemenin bu uygulamasını usule uygun bulmuştur. Karar, açılmamış sayılmanın bir örneğini gözler önüne sermektedir.
  • Yargıtay 2. Hukuk Dairesi verdiği bir kararda, feragat eden davacının daha sonra aynı sebeple dava açamayacağını teyit etmektedir. Kararda, davadan feragat eden eşin, feragat ile birlikte boşanmaya sebep olan olayları affetmiş sayılacağı, bu nedenle aynı vakıalara dayalı ikinci bir davanın reddedileceği vurgulanmıştır. Bu, feragatin kesin hüküm etkisini hatırlatan bir içtihattır.
  • Yargıtay Hukuk Genel Kurulu boşanma davası devam ederken tarafların barışması durumunda, davanın konusuz kalacağından bahisle “karar verilmesine yer olmadığı” kararı verilmesinin doğru olacağına hükmetmiştir. Bu karar, eşlerin barışmasının davayı düşüren bir olgu olduğunu üst düzeyde teyit eder. Ayrıca, barışma sonrası aynı olaylara dayanarak dava açılamayacağı yönünde Genel Kurul’un da benzer bir görüş ortaya koyduğu görülmektedir.

Çekişmeli Boşanma Davası Nasıl Düşer? Sonuç

Çekişmeli boşanma davası, ancak belirli durumlarda “düşmüş” sayılır. Davayı açan tarafın vazgeçmesi (feragat) veya tarafların barışması en yaygın düşme sebeplerindendir. Bu hallerde boşanma gerçekleşmez ve evlilik birliği devam eder. Davanın takipsiz bırakılması halinde ise dosya işlemden kaldırılıp süre sonunda açılmamış sayılabilir, bu da davanın sonuçlanmadan sona ermesi demektir. Her bir durumun hukuki sonuçları farklıdır: Feragat halinde aynı sebeple tekrar dava açılamazken, açılmamış sayılmada yeni dava açmak mümkündür. Taraflar açısından önemli olan, davanın akıbetine ilişkin bilinçli karar vermektir. Eğer boşanma davasından vazgeçmek istiyorsanız, feragat dilekçesiyle bunu yapmalısınız; yok eğer davayı takip etmek istiyorsanız, duruşmaları atlamamalısınız. İstanbul boşanma avukatı deneyimiyle görülmektedir ki, bir davanın düşmesini istemek bazen stratejik bir karar da olabilir (yeniden, sıfırdan başlamak için). Bu süreçte bir uzmana danışmak en doğrusu olacaktır. Sonuç olarak, çekişmeli boşanma davasının düşmesi, tarafların iradi kararları veya özel durumlar sonucu gerçekleşir ve evlilik hukuken devam eder. Bu kritik aşamalarda uzman bir İstanbul boşanma avukatı desteği almak, hak kaybı yaşamadan en doğru adımları atmanızı sağlayacaktır.

Çekişmeli Boşanma Davası Nasıl Düşer? Sık Sorulan Sorular

Boşanma davasından vazgeçersem tekrar açabilir miyim?

Davadan feragat ederseniz (vazgeçerseniz), aynı olaya dayalı olarak tekrar boşanma davası açamazsınız. Çünkü feragat o olayları affettiğiniz anlamına gelir. Ancak ileride yeni bir boşanma sebebi ortaya çıkarsa, elbette yeni davayı açabilirsiniz. Davayı sadece takip etmeyip açılmamış saydırdıysanız, aynı sebeple tekrar dava açmanız mümkündür.

Boşanma davası devam ederken barışırsak ne yapmam gerekir?

Davacıysanız, bir feragat dilekçesi vererek davadan vazgeçebilirsiniz. Böylece dava sona erer. Eğer davalıysanız, davacının davayı geri çekmesini teşvik edebilirsiniz. Mahkemeye her iki taraf birlikte gelip barıştıklarını beyan ederse, hakim genelde davacıdan feragat dilekçesi alarak davayı bitirir.

Davanın açılmamış sayılması ne demek?

Bu, davanın hiç açılmamış kabul edilmesidir. Genellikle tarafların duruşmaya gelmemesi ve yenileme talebinde bulunulmaması sonucu olur. Sonucunda boşanma davası bitmiş olur, karı-koca hala evlidir ve arzu ederlerse aynı konuda yeniden dava açabilirler.

Çekişmeli boşanma davası düşerse tekrar ne zaman dava açabilirim?

Eğer dava açılmamış sayıldıysa veya feragat ettiyseniz, kararın kesinleşmesiyle birlikte (yaklaşık 1-2 hafta içinde kesinleşir) teorik olarak hemen yeni dava açabilirsiniz. Feragatte aynı sebeple açamazsınız ama başka sebeple açabilirsiniz. Açılmamış sayıldıysa aynı sebeplerle de yeniden açmanızda engel yoktur.

Feragat ile anlaşmalı boşanma aynı şey mi?

Hayır. Feragat, boşanma talebinden vazgeçmektir; boşanma gerçekleşmez, evlilik sürer. Anlaşmalı boşanma ise tarafların anlaşarak boşanmalarıdır; mahkeme bir protokol ile boşanmalarına karar verir. Feragat ederseniz evli kalırsınız, anlaşmalı boşanma yaparsanız boşanmış olursunuz. Feragat, çekişmeli boşanma davasını düşürme yöntemidir; anlaşmalı boşanma ise ayrı bir dava (ya da çekişmelinin anlaşmalıya dönmesi) ile evliliği bitirme şeklidir.

Bu Yazıyı Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Yazılar

Hakkımızda

istanbul boşanma avukatı

Çelik & Baştürk Hukuk Bürosu olarak, İstanbul avukat ve arabulucularından oluşan ekibimiz ile birlikte, İstanbul Boşanma Avukatı, İstanbul Ceza Avukatı olarak çalışma alanlarımız içerisinde tüm davalara bakmaktayız. Bilgi için hemen bize ulaşın.